Baba-Çocuk İlişkisi Üzerine: Oyun Sadece Eğlence mi?
- Süha Topçu
- 5 gün önce
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 3 gün önce

Çocuk gelişiminde oyun, çoğu zaman yalnızca eğlenceli bir etkinlik olarak görülür. Ancak bilimsel araştırmalar bize gösteriyor ki oyun, çocukların duygusal, sosyal ve bilişsel gelişiminde kritik bir yere sahiptir. Hele ki baba-çocuk ilişkisinde oyun, sadece keyifli vakit geçirmekten çok daha fazlasını temsil eder: Bir bağ kurma alanı, güvenli bir keşif sahası ve ilişkisel öğrenmenin en güçlü yollarından biridir.
Oyun, Baba ile Çocuğun Dilidir
Babaların çocuklarıyla oyun oynarken kullandıkları dil, genellikle daha hareketli, risk içeren ve heyecan verici bir yapıdadır. Çocuğun havaya atılması, güreş oyunları, kovalamacalar ya da saklambaç gibi etkinlikler, çocuğun bedenini tanımasına, sınırlarını keşfetmesine ve güven duygusunu geliştirmesine yardımcı olur. Araştırmalar, özellikle babaların oyun sırasında sınırları daha çok zorladığını, ancak bunu güvenli bir çerçevede sunduklarını gösteriyor. Bu durum, çocuğun hem cesaretini hem de özdenetimini güçlendirir.
Sistemik Bakış Açısı: Bağ Kurmanın Gücü
Sistemik psikoterapi açısından bakıldığında baba-çocuk oyunu, sadece bireysel değil, aile sistemi içinde de önemli bir işlev görür. Çocuğun babasıyla oynadığı oyun, aile içindeki rollerin, iletişim biçimlerinin ve güven ilişkilerinin küçük bir yansımasıdır. Baba ile kurulan bu bağ, ilerleyen yaşlarda çocuğun sosyal ilişkilerinde sınır koyma, risk alma ve aidiyet hissetme becerilerini şekillendirir.
Kabul ve Kararlılık Terapisi Perspektifi
Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT), değerler doğrultusunda eyleme geçmeyi vurgular. Oyun, babaların çocuklarına “an’da kalma” becerisini öğretmeleri için eşsiz bir fırsattır. Bir baba, oyun sırasında çocuğuyla gerçekten temas ettiğinde – dikkatini telefondan uzaklaştırıp yalnızca oyuna verdiğinde – çocuğa çok önemli bir mesaj verir: “Sen değerlisin, buradayım ve seninle olmaktan keyif alıyorum.” Bu, çocuğun özdeğer duygusunu besleyen en temel yaşantılardan biridir.
Sadece Eğlence Değil, Yaşam İçin Bir Prova
Çocuklar oyun yoluyla hayata hazırlanır. Kaybetmeyi, kazanmayı, sıra beklemeyi, hayal kırıklığını tolere etmeyi oyun aracılığıyla öğrenirler. Baba ile oyun ise bu süreci daha da derinleştirir. Çünkü baba çoğu zaman “meydan okuyan” rolü üstlenir. Çocuk, babasıyla oyun oynarken sınırlarını zorlamayı, cesaretini kullanmayı ve aynı zamanda güvenli bir zeminde hayal kırıklığını yaşamayı deneyimler.
Sonuç: Oyun, İlişkiyi Güçlendiren Bir Köprü
Oyun, baba ile çocuk arasındaki en güçlü köprülerden biridir. Sadece gülüp eğlenmek için değil; güven, bağlanma, cesaret ve özdenetim için de vardır. Babaların çocuklarıyla düzenli olarak oyun oynaması, ileride çocuğun özgüvenini, sosyal ilişkilerini ve duygusal dayanıklılığını doğrudan etkilemektedir.
Kısacası, oyun yalnızca bir eğlence değil; baba-çocuk ilişkisini şekillendiren ve geleceğe güçlü bir temel atan eşsiz bir yaşam laboratuvarıdır.
Comments